Rektör Çomaklı ile Atatürk Üniversitesindeki değişim ve dönüşümün adı olan ”Yeni Nesil Üniversite” projesini konuştuk.
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, ”Yeni Üniversite” modelini İŞ’TE ERZURUM’a anlattı. Söz konusu modelin kuvveden fiile geçirilmesi sürecini tüm detaylarıyla aktaran Rektör Çomaklı, ”Yeni Nesil Üniversite modeli, Atatürk Üniversitesi’ne çok yakışacak” dedi.
İşte Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı ile yaptığımız o söyleşi:
Keyifli okumalar…
”Yeni Nesil Üniversite” fikri nasıl ortaya çıktı?
Adaylık sürecimiz boyunca, o günlerde dünya üzerinde konuşulmaya yeni başlanan 3. Nesil Üniversite modeli üzerinde çalışma yapmış, hangi boyutlarıyla Atatürk Üniversitesinde uygulanabilir, sorusuna cevaplar aramıştık. En büyük vaatlerimizden biriydi 3. Nesil Üniversite projesi. Çünkü bu köklü kurumun birçok kademesinde uzun yıllar görev yapmış birisi olarak Atatürk Üniversitesinin eksiklikleri tespit etmiş ve çözüm yolu olarak tek çarenin bu eğitim modeli olduğu sonucuna varmıştık.
Peki, süreç görevi devraldıktan sonra nasıl ilerledi?
Seçilmeden önce bu modeli, tabiri caizse kapı kapı dolaşarak tüm akademisyenlerimize anlatmaya çalıştık. Dünyanın artık geleneksel eğitim anlayışını kabul etmediği üzerinde durduk. Göreve layık görüldüğümüz andan itibaren daha yoğun bir şekilde çalışmalarımız başladı. Eksikliklerimizi görmek en büyük avantajımız oldu. Eğitimde kaliteyi yükseltmek için arayışlarımızı sürdürürken 3. Nesil Üniversite kavramının geride kaldığını artık ”Yeni Nesil Üniversite” anlayışının sistem üzerinde hâkim olduğunu gördük ve Atatürk Üniversitesinde bu modeli uygulamaya başladık.
İlk somut adım ne zaman atıldı?
Üniversitemizin geleceğini ortak akılla tasarlamak, dönüşüm vizyonunu oluşturmak, stratejileri ve bunun için gerekli eylem planlarını belirlemek üzere 14 ay sürmesi planlanan projenin ilk aşaması olan ”Arama Konferansı”nı 2-4 Şubat 2018 tarihleri arasında gerçekleştirdik.
Bu projeyle; üniversitemizin özgün bir yeni nesil üniversite olarak konumunun tanımlanması, sistemlerinin tasarlanması ve uygulama adımlarının atılmasını amaçladık. Bu amaçla projede, topluma doğrudan katkı yapan, eğitim ve araştırmayı bütünleştiren yeni nesil üniversite sistemini uygulanmaya hazır hale getirmek için gerekli detayların tasarlanması hedefledik. Yeni Nesil anlayışını öğrenciler, paydaşlar ve akademik birimlerle ayrı ayrı toplantılar yapılmasını planlayarak eğitim, araştırma ve toplumsal katkı olmak üzere üç farklı sistem tasarladık.
Arama Konferansı nedir, biraz açar mısınız?
Arama Konferansı ”ortak akıl” oluşturmayı amaçlayan katılımlı bir planlama yöntemidir. Arama Konferansı dünyada ve Türkiye’de katılımlı yöntemler konusunda 1000’i aşkın uygulama gerçekleştirmiş ARAMA Katılımlı Yönetim Danışmanlığı tarafından Oğuz Babüroğlu’nun yürütücülüğünde gerçekleştiriliyor.
Öğrenciler bu arayışın neresinde?
Öğrenci odaklı bir üniversiteyiz. Bu kapsamda öğrencilerin düşüncelerini ve önerilerini önemsediğimiz için Arama Konferanslarının ikincisinde öğrencilerimizi hedef aldık. ”Öğrenci Arama Konferansı”na üniversitemizin farklı fakülte ve enstitülerinden öğretim üyeleri, öğrenci ve mezunlarının yanı sıra, Türkiye’deki çeşitli üniversitelerde görev yapan öğretim üyeleri ile girişimci öğrencilerin de yer aldığı 60 davetli katıldı.
Gerçekleştirilen çalışma ile önemli kazanımların ortaya çıkmasından dolayı büyük mutluluk duyduk. Gerek vizyon belirlemesinde gerekse eğitim, araştırma ve toplumsal katkı düzeyinde tasarlanacak sistemlerde öğrenci taleplerini dikkate aldık, almaya da devam ediyoruz.
Bu proje sadece üniversite odaklı mı?
Üniversitenin geleceğini geniş bir paydaş grubuyla birlikte ele almak suretiyle topluma daha iyi katkı sunabilmenin yollarını aramak için düzenlediğimiz 3. Arama Konferansını paydaşlarımız ile iletişimimizi güçlendirmek ve ortaklaşa çalışmalar yapmak amacıyla gerçekleştirdik. Çalışmada Erzurum’un, bölgenin ve Türkiye’nin ihtiyaçlarına hangi somut iş birliği projeleri ile cevap verebileceğimizi tartıştık.
Hocam, bu proje sadece örgün eğitim odaklı mı ilerliyor?
Atatürk Üniversitesi; Açıköğretim Fakültesi, Sürekli ve Uzaktan Eğitim Merkezleri ile ülkenin her köşesine eğitimi götürüyor. Bu gücün getirdiği sorumluluğu bildiğimiz için ”Online Eğitim Çalıştayı” düzenledik. Açıköğretim, uzaktan ve sürekli eğitim alanlarının Atatürk Üniversitesinin dönüşümünde öncelikli alanlar olduğu daha önce yapılan katılımlı çalışmalarda da ortaya konulmuştu. Ortaya çıkan gelecek tasarımını ve yapılan önerileri yol haritası haline dönüştürdük.
Yabancı dil noktasında da arayışlar oldu mu?
Geleceğe hazır olmanın temel unsurları arasında yer alıyor bu konu. Önemini bildiğimiz için, ”Yabancı Dil Eğitiminin Yeniden Yapılandırılması Arama Konferansı” düzenledik. Bu konferansa üniversitemiz dışında; Boğaziçi, Netkent, Çukurova, Anadolu, ODTÜ, Sabancı ve İstanbul Teknik Üniversitesi, ELS, MacmillanEducation, Türk Eğitim Derneği (TED) ile YÖK Uluslararası İlişkiler Birimi yöneticileri katkı verdi. Atatürk Üniversitesinin yabancı dil eğitimi alanında bugünkü durumu masaya yatırdık. Önemli çıktılar elde ettik. Örneğin yabacı dil eğitimindeki geniş kapsama alanı ve güçlü akademik kadromuz ön plana çıkarken, öğrenci sayısının fazlalığı araştırma alanındaki performansı ve eğitimdeki kaliteyi olumsuz yönde etkilediği sonuçları ortaya çıktı.
Bu arayışlar YÖK sistemine uygun mudur?
Elbette. Yükseköğretim Kurumumuzun kendisine ve tüm eğitim kurumlarına çizdiği yeni vizyona uygun çalışmalar yapıyoruz. Bunun bir örneğini de yakın zamanda gerçekleştirdiğimiz ”Dijital Dönüşüm Arama Konferansı”dır. Yeni YÖK sisteminde dijitalleşmenin önemine vurgu yapılıyor. Bu kapsamda dijitalleşme büyük önem kazandı ve Atatürk Üniversitesi gibi büyük üniversitelerin dijitalleşme olmadan yönetilemeyeceğini öngörerek üniversite bünyemizde Dijital Dönüşüm ve Yazılım Ofisini kurduk.
Süreçte gelinen noktayı kısaca özetler misiniz?
Kurumsal gelişimin ancak tüm mensuplarımızın yüksek aidiyet ve özverili gayretleri ile mümkün olacağını biliyoruz. Biz büyük bir aileyiz. Bu ailenin her ferdinin kurumumuzu ileri taşımak için ortak amaç ve hedefler doğrultusunda hizmet etme arzusunda olduğuna yürekten inanıyorum. Bu güven ve birliktelik duygusu ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu konferanslar süresince yapılan öneri, katkı ve eleştirilerin tamamını dikkate alıyoruz ve gerekli revizyonları bir an önce yapıyoruz.
Ele alınan konuların birçoğunu henüz daha proje tamamlanmadan hayata geçirdik. Çıktılar doğrultusunda yeni birimler açtık, pasif olanları aktifleştirdik. Cumhurbaşkanlığının yeni yönetim sisteminde bulunan Kurumsal İletişim Direktörlüğünü ilk uygulayan kurumlardan biriyiz. Bunun yanı sıra Araştırma Metedoloji Ofisini ve Lisans Eğitim Koordinatörlüğü kurduk. Proje Geliştirme ve Koordinasyon Ofisiile Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) Koordinasyon Birimini daha işler hale getirdi.
”Yeni Nesil Tasarım ve Dönüşüm Projesi” devam ediyor. Ancak sona yaklaştık. Ortaya çıkan gelecek tasarımını yakın zamanda bir çıktıya dönüştürüp kamuoyu ile paylaşacağız.
İŞ’TE ERZURUM okurları adına teşekkürler hocam…
Ben teşekkür ederim.
