Erzurum’da özel eğitimde “müseccel” bir marka haline gelmiş olan Final Eğitim Kurumları, kapılarını İŞ’TE ERZURUM için açtı.
Uzun yıllar öncesine dayanan deneyimi, kaliteli eğitimci kadrosu, fiziki imkânları ve öğrencilerine sunduğu öğrenim olanaklarıyla Final Eğitim Kurumları, Erzurum’da özel eğitimin adeta müseccel markası haline geldi. Sınavlarda elde ettiği derecelerden, yüksek başarı oranına varıncaya kadar farklılığını hemen her alanda ortaya koyan Final Eğitim Kurumları’nın, Genel Müdürü Yılmaz Oğuzhan’la konuştuk.
“Biz öğrencilerimize sadece öğretmiyoruz, onları aynı zamanda eğitiyoruz” diyen Genel Müdür Oğuzhan, Final Eğitim Kurumları’nın öğrencilerine sağladıkları imkân ve ayrıcalıkların başarı ile yakalanan hedefler olarak geri dönüşüm gösterdiğini dile getirdi.
Gelin, Final Eğitim Kurumları’nın başarılarla taçlandırılmış olan serüvenini İŞ’TE ERZURUM farkıyla Genel Müdür Yılmaz Oğuzhan’dan dinleyelim.
– Final Eğitim Kurumları’nın geçmişiyle başlayalım. Bu serüven Erzurum’da nasıl başladı, anlatır mısınız?
“Final” Türkiye’de 1980 yılında kurulmuş, belirli bir çizgisi olan ve bu çizgiden asla taviz vermeyen bir eğitim kurumudur. Erzurum’da ise Final Okulları olarak “Hem yaşam başarısı hem sınav başarısı” sloganıyla 2010 yılında eğitim-öğretime başladı.
Final Okulları olarak misyonumuz, deneyimli yönetim ve Eğitim öğretim kadromuzla toplumun gelecekteki beklentilerine cevap verebilecek, modern dünyanın gelişmelerine açık, milli ve manevi değerlere sahip, sorumluluk sahibi, kendine ve ülkesine güvenen bilgili ve erdemli gençler yetiştirmektir.
– “Eğitim Kurumları” geniş muhtevaya sahip bir kavram olsa gerek. Bunu biraz açar mısınız?
Şimdi “Eğitim Kurumları” diye tanımladığımız Final’in çatısı altında ana sınıfımız var, onu takip eden ilkokulumuz var, ortaokulumuz var. Bunlara ilaveten hem Anadolu Lisesi ve hem de Fen Lisemiz var. Şu anda ana sınıfı, ilkokul, ortaokul, Anadolu ve Fen liselerimizde öğrencilerimiz mevcut. Yani öğrencilerimize aynı çatı altında kesintisiz bir eğitim ve öğretim süreci sunuyoruz.
– Bir çatı altında birden fazla okul… Peki, yönetim organizasyonu nasıl şekilleniyor?
İlkokul, ortaokul ve lise kadrolarımız birbirinden ayrı, hepsinin idarecileri ayrı, doğrudan genel müdürlüğe bağlı olarak eğitim öğretimi yürütüyoruz. Okul müdürlerimize bağlı 3’er müdür yardımcımız ve bunlara bağlı her biri alanında uzman eğitimci kadrolarımız mevcut. Bunlara ilaveten yaklaşık bin öğrencimiz var. Bu öğrencilerin 600’ü ilk ve ortaokul, geri kalan kısmını da lise öğrencilerimiz oluşturuyor. 100’e yakın öğretmenimizin yanı sıra 40 personelimiz var ve tüm bunlar sözleşmeli olarak çalışıyor. Aynı çatı altındayız ama okullarımız birbirinden bağımsız bir yönetim sistemine sahip. Buna bir örnek daha vermek gerekirse; liselerimizin, ortaokul ve ilkokulumuzun yemekhaneleri birbirinden ayrı. Aynı saatte yaklaşık bin kişi 20 dakika içerisinde yemeğini yiyebiliyor. Yani yemekhanelerimizde bile çok ciddi bir intizam ve planlama var.
– Aynı durum eğitim-öğretim faaliyetleriniz için de geçerli mi?
Elbette… Kuruluşumuzdan beri on binlerce öğrenciye eğitim öğretim verdik, on binlercesini mezun ettik. Misal, bizim ortaokulda Türkiye geneli olarak Erzurum’da hiç yokken, Türkiye 49’uncusu Erzurum ve Doğu Anadolu birinciliği derecesini biz elde ettik. 2014 yılı bu manada bir milattır. Yine liselerde de en iyi derecemizi geçen sene elde ettik. Geçen yıl Türkiye 19’uncusunu YKS’de yine biz çıkardık. Son 3 yıldır da, YGS dediğimiz sınavlarda liseler arası il birincisiyiz. Ferdi olarak da büyük bir başarının sahibi de yine Final Eğitim Kurumları olmuştur. Öyle ki, öğrencilerimizin çoğu hedeflediği bölümlere çok rahat bir şekilde yerleşme fırsatı buldu.
– Bu başarının elde edilmesinin elbette bir sırrı olmalı… Final Eğitim Kurumları’nda işin sırrı nedir peki?
Bu başarı hiç kuşkusuz planlı, programlı çalışmanın ve doğru yaklaşımın bir sonucu olarak karşımıza çıkıyor. Örneğin günde 8 saat ders veriyoruz, haftada iki gün ek ders veriliyor hem de akşam 18.10’a kadar. Ayrıca Cumartesi günleri hem ortaokul, hem de liselerimizde öğlene kadar ek dersler veriliyor. Bunlar aynı zamanda ortaokullarda LGS’ye hazırlık, liselerde de 11’inci sınıftan itibaren üniversiteye hazırlık olarak planlanıyor.
– Bize öğrencilerinizin burada geçirdikleri sıradan bir günü özetler misiniz?
Şimdi öğrencimiz sabah 08.30’de okula geliyor, dersine giriyor. Sınıflarımız azami 24 kişilik; bu da öğretmenlerimizin öğrencilerine ayırdıkları zamanı artırıyor. İlk 20 dakika kitap okuma etkinliğimiz var. Ardından öğrencilerin derslere katılımı en üst düzeyde sağlanıyor. Derse ilişkin anlaşılamayan hususlar, öğrencilerle birebir çözüm odaklı ele alınarak bertaraf ediliyor. Öyle ki; öğretmenlerimiz neredeyse teneffüs saatlerinde bile öğrencileriyle bir arada oluyor. Öğlene kadar dersler bu planlama doğrultusunda işleniyor. Öğle yemekleri burada veriliyor. Tabi bu zaman diliminde öğrencilerimiz ister kütüphanelerde, isterse spor salonlarında farklı eğitsel aktivitelere katılabiliyorlar. Derslerin tamamlanmasının ardından akşam saat 18.00’e kadar devam eden ek dersler başlıyor. Gün bitince de, okula servisle gelen öğrencilerimiz yine servisle evlerine kadar bırakılıyor ve gün içerisinde öğrencilerimiz kampüs dışına kesinlikle bırakılmıyor.
– Eğitim öğretim süreci böyle işliyor yani, doğru mu?
Böyle işliyor ama bunlarla da sınırlı kalmıyor. Biz her ay tarama sınavı adıyla bir sınav yapıyoruz. Bu sınavlar daha sonra öğretmen heyeti tarafından inceleniyor. Çocukların hangi konularda eksikleri varsa tespit ediliyor. Sonuçlar hem veliye gönderiliyor hem de rehber öğretmen kadrosu tarafından değerlendirmeye alınıyor. Ardından eksiklikler grup halinde ya da etütlerde öğrencilerle birebir ilgilenmek suretiyle gideriliyor. Yani bizde sadece öğretmek yok, aynı zamanda öğrencilerin öğrendiklerini kontrol etmek de var.
– Tarama sınavları hangi sınıflar için yapılıyor?
Biz bu tarama sınavlarını ilkokul 2’den başlayarak her ay yapıyoruz. Bunun dışında Final’in Türkiye geneli sınavları da var ve bu sınavlar 86 okulda aynı anda yapılıyor. Bu sınavlardan sonra derecelendirme geliyor. Burada da hangi ile göre nerede olduğumuzu görüyoruz. Anadolu Lisesi ayrı, Fen Lisesi ayrı, ortaokullar ayrı ayrı değerlendiriliyor. Yani burada öğrenim gören bir öğrencinin başarılı olmaması için hiçbir neden yok. Velilerin de desteği önemli tabi; onların da çocuklarıyla ilgileniyor olması başarıyı kuşkusuz kaçınılmaz kılıyor.
– Veliler dediniz, peki öğrenci velileri bu sürecin neresinde?
Biz eğitim öğretim hizmetlerinin her aşamasına velilerin dahil edilmesine özen gösteriyoruz. Mesela ödev sistemimiz var, öğrenciye verilen ödevi velilerin de kontrol etme imkânı var. Böyle bir bilişim sistemine sahibiz. Yani veli öğrencisinin ödevini yapıp yapmadığını, çocuğuna hangi ödevlerin verildiğini bu sistem üzerinden anlık olarak takip edebiliyor.
Yine velilerimizle öğretmenlerimizin sürekli temas halinde olmaları iki yolla sağlanıyor. Birincisi, öğretmenlerimizin boş saatleri göz önünde bulundurularak velilerle bir araya gelmeleri sağlanıyor ve bu durum süreklilik arz ediyor. İkincisi de, her dönem iki kez olmak kaydıyla toplu veli-öğretmen görüşmeleri yapılıyor. Burada da notlardan ziyade öğrencinin durumu, derse katılımı, sınıf içerisindeki hal ve hareketleri tek tek ele alınıyor. Lüzum görülmesi halinde ve şartlara göre öğrencilerimizin evlerine yönelik ziyaretler de gerçekleştirilebiliyoruz.
– Biraz da Final Eğitim Kurumları’nın öğrencilerine sağladığı olanaklardan bahsedelim isterseniz…
Bir kere okul ve kampüs olarak bölgede eşine az rastlanır bir nitelikteyiz. Fiziki şartlarımız çok iyi. Fizik, Kimya, Biyoloji laboratuvarlarımız var, aynı zamanda oyun oynanacak kütüphanelerimiz bile var. Yabancı dil eğitimlerinde özel teknikler uyguladığımız sınıflarımız, 3D film laboratuvarlarımız var. Spor tesislerimiz ve 2 ayrı spor salonumuz var. Öğrencilere sporun çeşitli branşlarında eğitimler veriyoruz. İki yıldır da, ortaokuldan başlamak üzere kayak eğitimi veriyoruz. İkinci dönemde de, inşallah yüzme eğitimlerine başlayacağız. Çocuklara böylece yüzme ve kayak sporunu da öğretmiş olacağız. Kısaca; çocuklarımız kabiliyetli oldukları alanlarda da eğitim alıyor. Örneği Hentbolda birkaç yıldır il birincisiyiz. Bu yıl basketbolda liselerde birinci olduk ve Erzurum’u temsil edeceğiz. Bir de ferdi sporlarda, kayakta olsun, diğer spor dallarında olsun başarılı çocuklarımız var, onlar da çeşitli yarışmalara katılıyorlar.
– Bu tarz etkinlikler hep spora mı yönelik?
Elbette değil… Final Eğitim Kurumları’nda temel espri şu: Hangi öğrencinin hangi kabiliyeti ön plandaysa o öğrenciyi o alana yoğunlaştırmak. Bu durum akademik olarak geçerli olurken sosyal, kültürel, sportif ve sanatsal etkinlikler için de geçerli.
Cumartesi günleri öğleden sonra devam eden eğitimimizde sosyal, kültürel, sportif ve müzik alanında çalışmalar yapılmaktadır. Sporda hentbol, basketbol, badminton, futsal ve futbol; müzik alanında bağlama, keman, org, piyano; görsel sanatlarda takı tasarımı, karakalem ve tuval boyama çalışmalarımız devam etmektedir. Diğer derslerin yanı sıra anasınıfından itibaren kaliteli bir yabancı dil ve robotik kodlama dersleri verilmektedir. Hangi alanda olursa olsun, öğrencilerimiz hangi alana yönelmişlerse o alan ve dallarda özel bir eğitim olanağına sahipler.
– Eğitim öğretim tamam… Fiziki imkanlar da tamam… Peki, ya öğretmenleriniz?
Şunun altını özellikle çizmek istiyorum: Final Eğitim Kurumları olarak biz öğretmenlerimizi bile sınavla alıyoruz. Sık sık öğretmen değiştiren bir kurum olmadığımız gibi, başarılı, deneyimli, kalıcı ve alanında uzman eğitimcilerle çalışıyoruz. Erzurum’da öğretmen kadrosu olarak en etkili, en bilindik ve en kaliteli isimlerle birlikte olduğumuzu rahatlıkla ifade edebilirim.
– Ekleme yapmak istediğiniz başka bir konu var mıdır?
Final Eğitim Kurumları’nın ayrıcalıklarını bir çırpıda sıralayıp dökmek elbette mümkün değil ama şunu rahatlıkla ifade edebilirim ki; Final Eğitim Kurumları, sağlam bir geleceğe açılan önemli bir kapıdır. Biz bunu söylemle ifade edebiliyorsak; hiç şüphe yok ki eylem olarak da ortaya başarılı sonuçlar koyabildiğimiz içindir. Final Eğitim Kurumları, özel eğitimin hem de yüksek kalite standartlarında verildiği kocaman bir ailedir. Öğrencilerimiz, velilerimiz, öğretmenlerimiz, çalışanlarımız ve tüm personellerimiz de, bu geniş ailenin birer parçasıdır. Burada hepimizin ortak paydası başarı ve istikrarda sürekliliktir. Zaten istatistiklere de bakılınca, Erzurum Final Eğitim Kurumları’nın konumu rahatlıkla görülecektir.
– Bu keyifli söyleşi için çok teşekkür ederiz Sayın Oğuzhan!..
Biz teşekkür ederiz; Final Eğitim Kurumları’nı ana hatlarıyla anlatma imkanını bizlere sağladığınız için. Ayrıca öğrencilerimize, velilerimize ve Final Eğitim Kurumları’nın elde ettiği başarılarda pay sahibi olan öğretmenlerimize de teşekkür ediyoruz.
