Meşhur bir sözdür:
“Kar, fakirin damına yağarmış” derler…
Öyledir de…
Zenginler için kar belki romantizm veyahut belki de bir fotoğraf karesiyle ölümsüzlük kazanacak bir manzaradır sadece…
Ama fakirler için…
Ama garipler için külfettir, çiledir, derttir…
Kurumlar da böyledir aslında…
Kar yağışı nasıl ki fakir fukara için çileyse, belediyeler için de kâbustur, sıkıntıdır, giderdir ve dahi külfettir…
Ve bilir misiniz her yıl Erzurum’da milyonlarca lira sadece karla mücadele için harcanmakta, bırakın yolu, caddeyi ve kar taşımayı, yürüdüğümüz kaldırımlardaki buzları kaldırmak için verilen mücadelenin bedeli bile kursağından kesilmektedir bu şehrin…
Hani hizmete dönüşsün diye nüfus oranına göre belediyelere gönderilen paralar var ya; işte o paraların büyük bir bölümü kış mevsimlerinde havaya savrulmaktadır Erzurum’da…
Erimekte ve su olup gitmektedir…
Mart, Nisan ya da Mayıs ayına kadar kalırsa eğer bu paralardan geriye; onlar da yol, asfalt, kaldırım gibi belediye hizmetlerine ancak dönüşebilmektedir…
Sonrası?
Sonrası malum, ver elini bir sonraki kış…
*
1999-2004 yılları arası…
Hükümet bir karar alıyor ve aralarında Erzurum’un da bulunduğu birçok ildeki kış mevsimini ve dahi karla mücadeleyi ‘afet’ olarak kabul ediyor…
Bununla kalsa iyi…
Aynı hükümet söz konusu illerdeki belediyelere ‘kar tazminatı’ adı altında ek ödenek gönderiyor, afet payı yani…
Ne oluyor sonra?
Hatırı sayılır miktardaki bu paralar karla mücadele için özel olarak gönderildiğinden, halka hizmete dönüşmesi için belediyelere ayrılan rutin ödenekleri kullanmak durumunda kalmıyor belediyeler…
Evet…
Birkaç yıl sürdü bu uygulama ve nedense daha sonra kaldırıldı…
Defalarca dile getirilse ve her platformda konuşulsa da, karın ve kış mevsiminin bu bölge için külfet olduğu gerçeğini her ne hikmetse görmedi hiç kimse…
Ve bugün…
Kar yine kuşattı Erzurum’u…
Siz bakmayın şehir merkezinde yoğun bir yağış olmadığına; kırsala doğru ilerledikçe yüksekliği bir metreye ulaşan kar yığınları var…
Tipisi, boranı ve kapanan yolları da cabası…
Peki, işler nasıl yürüyor?
Parayla elbette…
Belediyeler açıldıkça kapanan o yolları yeniden açmak için çaba harcıyor, emek harcıyor, hülasa para harcıyor…
Hayır, yani karla birlikte gökten para yağıyor olsa, tamam da… Harcanan o paralar, senden, benden, bizden; kısacası kursağımızdan kesiliyor…
Tersinden düşünelim bir de…
Erzurum’da karla mücadele olmasa ve karla mücadele için harcanan paralar kasalarda kalsa, ne olur biliyor musunuz?
Şu olur:
Her yıl en az 50 milyon lira bu şehrin cebinde durur…
Ve o 50 milyon lira ile neler yapılır neler…
Yani?
Yanisi şu:
Diyoruz ki hükümet yetkililerine, çetin kış koşullarıyla mücadele eden Erzurum ve bölgenin diğer illerine ek ödenek ayrılsın yine!..
Siz ne dersiniz?
Çok şey mi istiyoruz yoksa?
(Yenigün)
