Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
--
--
--
--
Son Dakika Haberler

İNDİRİMLER İYİ, HOŞ, AMA!589 defa okundu

, kategorisinde, 08 Oca 2019 - 11:04 tarihinde yayınlandı
İNDİRİMLER İYİ, HOŞ, AMA!

Takip edenler bilir…

Hükümetin bazı sektörlere yönelik olarak uyguladığı ÖTV ve KDV indirimlerinde süre uzatıldı…

31 Mart’a kadar hem de…

Belki geniş kapsamlı değil bu indirimler ama sonuç itibariyle piyasada olumlu bir hava estirdiği de, yadsınamaz bir gerçek…

Neyse…

Dün söz konusu indirimlerin geçerliği olduğu bazı sektörlere yönelik ziyaretlerimiz oldu; oluşan yeni havayı teneffüs etmek adına…

İşletmecilerin düşünceleri mealen şöyle:

İndirimler iyi, güzel, hoş…

Ancak kredi faizleri o kadar yüksek ki; totalde indirimlerin bir anlamı da kalmıyor yani… Vatandaş krediyle otomobil alacak oluyor, faizlerin yüksek oluşu sebebiyle alacağı otomobili bırakın indirimli, asıl değerinden bile çok daha fazlasına mal etmiş oluyor…

Peki, beklenti nedir?

Beklenti, kredi faizlerinin düşürülmesi yönünde…

Şimdi…

Kredi faizlerinin yükseliş sebebini kısaca izah etmeye çalışalım…

Malumdur…

Bankalar parayı yine paradan kazanırlar… Piyasadan topladıkları mevduatları kredi olarak kullandırır ve bu aksiyondan faiz adını verdiğimiz yöntemle para kazanırlar…

Görünüşte basit…

Ve fakat bir de madalyonun öbür yüzü var…

Şöyle ki;

Bankalar, piyasadan mevduat topluyor toplamasına da, topladıkları bu mevduatın üzerinden çeşitli ödemeler yaparlar…

Merkez Bankasına…

Maliyeye…

TMSF’ye…

Kimi vergidir, kimi sigorta primi, kimi de “para tutma” diye tabir edilen gider kalemleridir ki bunların, her biri ise çeşitli oranlardadır… Hal böyle iken piyasadan toplanan bu paraların önemli bir kısmı zaten harcanmış olur… Yapılan işte bu harcamaya ise, finans sisteminin maliyeti denir…

Gelelim bankalara…

Bu işten kâr elde etmeyecekler mi peki?

Edecekler elbette…

Dolayısıyla bu maliyete bir de bankaların kâr marjı eklenir…

Sonuç?

Ve sonuç şudur:

Kredi faizi olarak tabir ettiğimiz oran ya da tutar, tüm bankalarda maliyet karşılama hesabıdır…

Yani maliyet ne kadar yüksek olursa, faizler de o kadar artış gösterir…

Özetle böyle…

Mevcut durumu ele alacak olursak; Türkiye’de kredi faizlerinin yüksek olmasının sebeplerinin altında mevduat maliyetlerinin fazlalığı yatıyor…

O halde ne yapmak lazım?

Finans sisteminin maliyetlerini düşürmek lazım…

Şu durumda mümkün müdür değil midir bilemiyoruz ama gelinen nokta gösteriyor ki; piyasaların şu aşamada en çok buna ihtiyacı var…

Ne diyelim…

Hayırlısı olsun…

Yenigün

Haber Editörü : Tüm Yazıları
YORUM YAZ