Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
--
--
--
--
Son Dakika Haberler

KUŞAK YOL İNİSİYATİFİNİN TÜRKİYE’YE VE ERZURUM’A TESİRİ-5640 defa okundu

, kategorisinde, 06 Nis 2021 - 11:58 tarihinde yayınlandı
KUŞAK YOL İNİSİYATİFİNİN TÜRKİYE’YE VE ERZURUM’A TESİRİ-5

ABD’nin Trans-Pasifik Ortaklığından (TPP) çekilmesinden sonra Çin, Japonya, Avustralya, Yeni Zelanda, Güney Kore ve 10 ASEAN ülkesi Bölgesel kapsamlı Ekonomik Ortaklık (RCEP) Antlaşmasını 15 Kasım 2020’de imzalamışlardır. Bu antlaşma, RCEP dışındaki ülkelerin bölgeye yönelik ticaretini kısıtlayacak.

Türkiye’nin KYİ ile Asya pasifiğini yeni Pazar olarak kullanabilmesi için RCEP’in mimarı Çin ile iyi ilişkiler içinde olması gerekiyor. Çin Türkiye ile dostluk, işbirliği geliştirmek KYİ ile yeni fırsatları beraber değerlendirmek istiyor.

Türkiye geçen yarım yüzyılda Çin’e en çok zorluk yaşatan Ortadoğu ülkesidir. Ankara, Kore Savaşı’nda “Türk Tugayı” göndererek ABD ile omuz omuza vermiş Çin’in “Varyag” gemisi boğazdan geçerken de çok uzun süre zorluk çıkartmıştı. Ayrıca Türkiye yaklaşık 4 milyar dolarlık füze savunması sistemi “HQ-9” tipi füze alımı konusunda aniden vazgeçmişti. Türkiye Doğu Türkistan konusunda (Sin-Can) Çin’in siyasetini sürekli eleştiren ülkedir.

Türkiye’nin Çin’in stratejik ortağı olma süreci Çin’in Sin-Can konusunu olumlu etkileyebilir. Bugün Türkiye ile Çin arasında önemli bir çatışma yok. Çin-Türk ortaklığı Çin açısından kazanılmaya değer. Unutulmamalıdır ki, Çin 15 Temmuz 2016’da Türkiye’deki başarısız darbe girişimi sonrası Türk hükümetine vakit kaybetmeden net ve istisnasız destek vermiştir.

Türkiye Çin için vazgeçilmez bir ortak. Çünkü Asya’yı Avrupa’ya bağlayan en önemli köprü. Rusya’ya güvenmeyen Çin Türkiye’ye yakınlaşıyor. 2021 yılı Türkiye ile Çin’in diplomatik ilişkilerinin başlamasının 50. Yıldönümüdür. 10 yıl evvel Çin’de basılan kitapta Türkiye “stratejik ortak” olarak adlandırılıyor.

Demir İpekyolu’ndan ilk tren 1 Kasım 2019 Çin-Şian (Xi’an) şehrinden yola çıktı. 3 Kasım’da Kars’tan Türkiye’ye giriş yaptı. 7 Kasım’da İstanbul Marmaray’dan geçerek son durak Çekya’nın başkenti Prag’a vardı… Tren bu seferinde toplam 11.481 km yol aldı, 10 ülke geçti. u yolun Avrupa ülkeleri arasında en uzun yol güzergâhı Türkiye’dir. (2.285 km)Bu ilk seferde trenin taşıdığı ürünler için tek irsaliye (birleşik irsaliye) kullanılmış. Türkiye Çin ile yapacağı görüşmelerde bu yük treninin ülkemizden her geçişinde irsaliye kesip yüksek ücret talep etmelidir. Dönerken bu tren Avrupa’dan lüks mal yükleyip Çin’e götürürken, bizim de bu trene yükleyeceğimiz (satacağımız) ürünler olmalıdır.

Türkiye’nin Çin’e ihracatı çelik, bakır ve mermer taş olarak öne çıkar.  Türkiye ise Çin’den ağırlıklı olarak tekstil, mekanik ve elektrik ürünler almaktadır. Türkiye’nin Çin’e ihracatı 19,5 milyar dolar, Çin’in Türkiye’ye ihracatı 195,95 milyar dolar. Bu durum Türkiye’nin dış ticaret açığının 1/3’üne tekabül ediyor.

Çin’in projenin geçtiği ülkelerde fabrika satın alması ve kendi halkına istihdam sağlaması etraflıca irdelenmelidir. Çin’in oluşturduğu fabrikalarda Çinlilerin çalıştırılmasının önüne geçilecek tedbirler alınmalıdır. Bu vesileyle uzun vadede demografik yapıyı değiştirecek hareketlenmeler takip edilmeli ve bir prosedüre bağlanmalıdır.

Sanayicilerimiz, işadamlarımız ve tüccarlarımız “Çin’e ne satabiliriz?”den ziyade “Çin’den ucuz mal alıp Türkiye’de satma”nın peşindeler. Türkiye Çin’e hizmet ihracatına ağırlık verilmesi, turizm sektörünü ön planda tutulması daha gerçekçi bir politika olacaktır.

Demir İpekyolu projesiyle Türkiye daha hızlı ve ekonomik bir şekilde ürünlerini Asya’nın diğer taraflarına taşıyabilir; ancak Türkiye’nin özel jeopolitik durumlarından dolayı diğer güçler tarafından yurt içinde istikrarsızlık ve karışıklıklar çıkarılabileceğini de unutmamak gerekir.

Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de altyapı ve lojistik olarak Çin ile işbirliği yapması, yakın ilişkiler içinde olması ABD ve Batı ülkelerinin stratejik hamlelerini kısıtlayacaktır. Unutulmamalıdır ki uluslar arası ortamın belirleyici kavramı jeopolitik rekabettir.

İPEKYOLU KAVŞAĞINDAKİ ERZURUM İÇİN YAPILMASI GEREKENLER

Prof. Dr. Mehmet Bulut’un tespitine göre İran üzerinden gelen yolun Anadolu’daki güzergâhları şöyle idi:

1)Tebriz, Bargari, Erciş, Malazgirt, Hınıs, ERZURUM, Mercan, Erzincan, Sivas, Şarkışla, Kayseri, Aksaray, Konya, Adana, Ayas.

2)Tebriz, ERZURUM, Sivas, Kayseri, Aksaray, Konya, Antalya, Alanya.

3)Tebriz, ERZURUM, Bayburt, Gümüşhane, Trabzon.

4)Tebriz, ERZURUM, Sivas, Tokat, Amasya, Samsun, Sinop.

5)Tebriz, ERZURUM, Sivas, Yozgat, Ankara, İstanbul.

6)Tebriz, ERZURUM, Sivas, Kayseri, Konya, Isparta, Denizli, İzmir.

Karadeniz, Ege ve Akdeniz limanlarına aktarılan bu mallar, Venedikliler ve Cenevizliler tarafından gemileri ile Güney Avrupa ve Kuzey Afrika limanlarına ulaştırılıyordu. İstanbul’a gelen mallar ise, Trakya üzeri kara yolu ile Avrupa içlerine kadar varıyordu.

Erzurum Evliya Çelebi’ye göre Osmanlı’nın en büyük üçüncü gümrüğüydü ve bugünkü terminolojiyle “uluslararası serbest bölge”ydi.

Tarihte Erzurum gümrük şehri olarak yerini almış Osmanlı’ya büyük katkılar sunmuş, Gürcükapı, Tebrizkapı, İstanbulkapı olarak tarihte önemli kavşak, merkez ve bent olmuştur. İpek yolunun zirve yaptığı dönemde Erzurum’da kervansaray sayısı on yedi bini bulmuştur. Osmanlı döneminde Erzurum hem ekonomik kalkınmasıyla hem kültürel kodlarıyla Osmanlının doğudaki kalesi olmuştur. Şimdiki hükümet, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Erzurum için meselenin farkında olup Erzurum çevresine duble yollar açmış ve bu yollar üzerine Ovit’le beraber tüneller (Kop, Kırık, Dallıkavak, Çirişli) projelendirmiştir. Erzurum’u Karadeniz’e bağlayan önemli tünellerden biri olan Ovit tünelinin karşısına Karadeniz’in en büyük uluslararası limanı olacak İyidere limanı ihalesi yapılmıştır. Yeni kuşak projesinde Erzurum’u etkin kılmak ülkemizin ekonomik gelişmesine yardımcı olacak batı tarafına da nefes aldıracağı gibi doğu illerini de kalkındıracaktır. Beklenmedik gelişme olan Karabağ zaferi bu durumu hızlandırmıştır. Hızlanan bu durumda hükümete yardımcı olmak amacıyla yerel halk, yöneticiler, üniversiteler ve STK’ler olarak çalışmalar yapmalı, öncelikler çıkartılmalı, merkezi hükümetin dikkati etkinleştirmelidirler. Aksi halde tarihte olduğu gibi Ermeni ve İranlıların Batı ile ittifak yaparak yine baypas girişimleri olacaktır. Özellikle ipek yoluna bentler oluşturarak kavşak noktalarının alt yapısını oluşturmak gerekmektedir. Özellikle Erzurumlulara önemli görevler düşmektedir. Şehrin dinamikleri yeni kuşak ipek yolu projesine, şehre ticaret ve lojistik kavşak kimliği kazandırarak katkı sağlamalıdır.

 

Haber Editörü : Tüm Yazıları
YORUM YAZ