Erzurum Ticaret Borsası (ETB) Başkanı Hakan Oral’la kent ekonomisini, tarım ve hayvancılığı konuştuk.
Erzurum Ticaret Borsası (ETB) Başkanı Hakan Oral’la Erzurum ekonomisini, tarım ve hayvancılığı ve ETB’nin faaliyetlerini konuştuk. “Görevde bulunduğumuz son bir yıla birbirinden kıymetli çalışmalar sığdırdık” diyen Başkan Oral; Erzurum Ticaret Borsası’nın kısa, orta ve uzun vadedeki planlarını da anlattı.
İşte ETB Başkanı Hakan Oral’la yaptığımız o söyleşi:
Keyifli okumalar…
Hakan Oral kimdir? Okurlarımız için kendinizden kısaca bahseder misiniz?
Erzurum’a yaptığı önemli hizmetleri ve değerli yatırımlarıyla olduğu kadar kıymetli şahsiyetiyle de iş dünyası camiasında büyük bir saygıyla anılan rahmetli Hikmet Oral Beyefendi’nin oğluyum.
Küçük yaşta atıldığım ticaret hayatını yaklaşık 25 yıldır devam ettirmekteyim. Rahmetli babam Hikmet Oral’ın 1982 yılında 20 milyon dolar gibi yüksek bir meblağ ile kurduğu; temelini ise dönemin Başbakanı rahmetli Turgut Özal’ın attığı, Avrupa Standartları’na uygun üretim yapan Oral Et Entegre A.Ş’nin Yönetim Kurulu Başkanıyım. Bu çerçevede ticaret ile uğraşan bir iş adamı olarak; öncelikle iline, bölgesine ve ülkesine sevdalı bir Erzurumlu olarak, üretmeyi, çalışmayı ve doğru zamanda doğru adımlar atmayı vizyon edinmiş bir iş adamıyım.
Erzurum Ticaret Borsası’nda hangi hizmetler veriliyor? Göreve geldiğiniz günden bugüne kadar hangi hizmetleri verdiniz?
Evet, öncelikli olarak şunu söylemek istiyorum. Üreticinin ve ticaret yapan kesimin en temel sorunu tanıtım, pazarlama ve kalifiyeli eleman sıkıntısı. Biz ilk geldiğimiz gün, TOBB ile birlikte üyelerimize yönelik “Nefes Kredisi” çalışmasını başlattık. Ve geldiğimiz noktada üyelerimizin yüksek bir oranda katılımını sağlayarak, ilgili bankalar aracığı ile esnafımıza ve üyelerimize bir nefes aldırdık.
Ekonomik sıkıntıların gerçekleştiği bu dönemde Borsa kaynaklarımızı Kredi Garanti Fonu ile birlikte kullanarak üyelerimize düşük faizle 45 milyon 600 bin Türk Lirası kaynak oluşturduk. Bu çalışmalarımızın ilk adımı idi…
Bunun akabinde (İŞKUR) Çalışma İl Müdürlüğü ve İştirakimiz olan, Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi (ABİGEM) ve Tarım ve Kırsal kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) ile üyelerimize yönelik çalışmalar ve konferanslar düzenleyerek, hibe ve destek programlarından yararlanmalarını sağladık.
Yine Erzurum’un en büyük sorunu olan hayvancılık alanında soğuk zincir süt projesini tamamladık ve şirketimizi kurduk. Bunlar tamamen bir yıllık süre zarfında yapılan çalışmalardır.
İş-Kur ile ara eleman ve kalifiyeli eleman sıkıntısını gidermek için ortaklaşa çalışmalar düzenledik. Valiliğimiz başta olmak üzere ilimizdeki kumu kurum ve kuruluşları, STK’lar ile tam bir koordinasyon içerisinde çalışıp, sık sık bir araya gelerek Erzurum’un sorunlarını ve çözüm yollarını masaya yatırdık.
Ukrayna, Kazakistan ve Macaristan Büyükelçilerini Borsamızın misafiri olarak Erzurum’a davet ettik ve ikili ilişkiler için üyelerimiz ile bir araya getirdik.
Bu bağlamda İran İslam Cumhuriyeti Başkonsolosluğu ve Borsamız organizasyonu ile 20 kişilik İran’lı iş adamı heyetini şehrimizde konuk ederek, üyelerimizin iki ülke arasında, Ticari ve Ekonomik çalışmalarına destek olduk.
Bu çalışmalar bizleri daha azimli çalışmalara itti. Valilik, Belediye, Atatürk Üniversitesi ve Teknik Üniversite ile çeşitle konularda fikir alışverişinde bulunarak Erzurum için bir adım daha fazla atmaya çalıştık. Bu anlattıklarım tamamen 1 yıllık süre zarfında cereyan eden gelişmelerdir. Ama biz yorulmadan, sıkılmadan Erzurum için gecemizi gündüzümüze katıp çalışmalarımıza devam edeceğiz.
Erzurum Ticaret Borsası’nın kısa orta ve uzun vadede erzurum için planları nelerdir?
Erzurum Ticaret Borsası olarak, kısa ve uzun vade de çalışmalarımızı planlamış bulunmaktayız. Önceliğimiz tarım ve hayvancılık. Yani sözün özü; Erzurum’u tarım ve hayvancılıkta hak ettiği noktaya ulaştırmak.
Bu noktada, Tarım ve Orman Müdürlüğümüzün pek çok alanında üreticiye verdiği desteklerin yanı sıra bizde borsa olarak sütün sağlıklı koşullarda depolanması ve nakliyesi için çalışma başlattık. Erzurum Ticaret Borsası, tarım ve hayvancılığı geliştirme A.Ş. olarak kurduğumuz şirketimizin kuruluş aşaması tamamlandı. Yani teker dönmeye başladı. DAP İdaresi Başkanlığı ve KUDAKA’ nın çok değerli katkıları ile çıktığımız bu yolda başarıya doğru ilerliyoruz.
Amacımız ilimizdeki süt sektörünün önünün açılması ve hak ettiği noktaya ulaşmasıdır. Bizler çiftçimizin sütünü evinin önünden süt tankerleriyle almaya başladık. Yani çiftçimiz sadece sütünü sağacak bize satacak. Bunlar çiftçimizi nakliye derdinden ve pazar arama derdinden tamamen kurtaracak bir çalışma.
Şu ana kadar 65 köyü ziyaret ederek projemizi anlattık. Bin 600 üreticimize ulaştık. Hali hazırda 3 merkez ilçede 25 köyde projeyi uyguluyor ve 280 üreticimiz ile yolumuza devam ederek, 1,1 milyon litre süt topladık; toplamda ise 1 milyon 850 bin TL üreticimize ödeme yaptık. Yani biz çalışmalarımıza Erzurum’un tüm ilçelerine ulaşana kadar devam edeceğiz.
Erzurum’da marka ürün hedefiniz varmı? Ve bu yönde hangi çalışmaları yürütülüyor?
Aslında Erzurum adıyla bir marka kent ve Cumhuriyet’in temellerinin atıldığı kadim bir şehir… Palandöken Dağı , Aziziye Tabyaları, Kongre binası ve ülkesine, devletine bağlı bir şehirdir Erzurum…
Biz de bu güçle ilimizdeki, değerlerimizi tanıtmaya, geliştirmeye ve korumaya devam ediyoruz. Bu bağlamda Erzurum Ticaret Borsası olarak Coğrafi İşaret Belgelerini koruma altına aldığımız, Civil Peynir, Göğermiş Peynir ile Kadayıf Dolması’nın Coğrafi İşaret belgelerini Türk Patent Enstitüsü (TPE)’den tescil ettirerek ilimiz adına önemli bir çalışmaya imza attık. Dahası; Su Böreği, Pekmezli Baklava, Peynir Helvası ve Kıtlama Şeker’in başvurusunu gerçekleştirdik, inşallah en kısa sürede (TPE)’den olumlu cevap alacağımızı düşünüyorum.
Erzurum’un tarım ve hayvancılık potansiyelini kısaca değerlendirir misiniz?
Sayın Valimizin 1 milyon Büyükbaş hayvan hedefi var. Şu an itibari ile yanılmıyorsam bu rakam 850 binler civarında, Sayın Valimiz ilimize geldiği günden bugüne kadar tarım ve hayvancılık için önemli çalışmalara imza attı; atmaya da devam ediyor. İlimizi Tarım ve Hayvancılıkta hak ettiği noktaya ulaştırmak için bizde Ticaret Borsası olarak, tüm imkânlarımızı seferber etmiş durumdayız. Bu noktada da sürdürdüğümüz Soğuk zincir süt projemiz sağlık bir şekilde devam ediyor. Dolayısıyla ilimizin tarım ve özellikle hayvancılıkta çok avantajlı olduğu yönleri var. Serin havası, kaliteli meraları ve yüksek kaliteli yem bitkileri üretimi ve rakımı. Kirlenmemiş havası, temiz ve doğal çevreye sahip olması nedeniyle hayvancılıkta batı bölgeleriyle kıyaslandığında mukayeseli üstünlüğe bile sahip. Bizler de bu imkânları fırsata çevirmek için gece gündüz çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Erzurum Ticaret Borsası bu sektörlere (tarım ve hayvancılık sektörlerine) nasıl ve ne tür katkılar sunuyor?
Yukarıda izah ettiğim şekilde ifade etmek istiyorum. Tarım ve hayvancılık alanında ilimiz ve bölgemizin kalkınması noktasında mesaimizi yoğun bir şekilde değerlendirmeye çalışıyoruz. Çünkü şehrimizin olmazsa olmazı, yani çıkış noktamız tarım ve hayvancılık. Bu konuda da tüm paydaşlarımız ile sık sık bir araya gelmek suretiyle gerekli istişareleri yürütüyor ve ortak noktada olan çalışmalarımızı ise hayata geçirmek için projelendiriyoruz. Amacımız gerçekten bu şehrin hak ettiği noktaya gelmesidir.
Kent ekonomisinin bugünkü durumunu tarif edebilirmisiniz? Yarınlara dair öngörünüz nelerdir?
Ülkemizin ekonomik anlamda bir darboğazdan geçtiği herkes tarafından bilinmekte… Bu sıkıntılar ister istemez kent ekonomisini de etkilemekte. Ancak bunlar geçici sıkıntılar diye düşünüyorum. Önemli olan devletimizin bütünlüğüdür. Başlattığımız Barış Pınarı Harekâtı’ndan dolayı terör öğütlerine destek olan batılı ülkelerin yaşadıkları rahatsızlıktır. Bizler devletimize güveniyoruz ve her zamanda arkasındayız. İfade ettiğim gibi “Allah devletimize zeval vermesin” …
Erzurum’un kalkınmasını amaçlayan bir yol haritası hazırlayacak olsaydınız, işe nereden ya da hangi sektörden başlardınız?
Kesinlikle tarım ve hayvancılık diyebilirim. Bakın bundan 30-40 yıl önce şehrimizin en önemli sektörü hayvancılıktı. O dönemlerde ilimizden komşu ülkelere hayvan ihracatı yapılıyordu. Bugün ise o günleri geri getirebilme adına valimiz başta olmak üzere ilimizdeki hayvan varlığını artırmak için yoğun bir çaba sarf ediyoruz. Devam eden projelerimizi var. Soğuk Zincir Süt projemiz de bu çalışmalarımızdan birisi. İnşallah bu çalışmalarımız yakın bir zamanda meyvelerini verecek ve şehrimiz tarım ve hayvancılıkta hak ettiği noktaya ulaşacaktır.
Son zamanlarda Erzurum’la ilgili olarak ön plana çıkan bir söylem var.” Erzurum tanıtılacaksa Erzurum’dan tanıtılmalıdır diye” Siz bu görüşe katılıyor musunuz? Erzurum’u Erzurum dışında tanıtmak sizce beyhude bir çaba mıdır?
Erzurum’u tanıtmak, geliştirmek her Erzurumlunun görevidir. Bu anlamda da şehrimizde ve ülkemizin çeşitli yerlerinde ilimizi tanıtmak için gayret gösteren kamu kurum kuruluş, STK, firmalarımız, derneklerimiz ve iş insanlarımız var. Kanaatimce burada önemli olan, şehrimizin içeride veya dışarıda layıkı ile temsil edilmesidir. Örnek vermek gerekir ise, Ticaret Borsası olarak; her yıl Antalya’da düzenlenen ve uluslararası bir fuar olan YÖREX fuarına diğer kurumlarımız ile birlikte katılıyor ve şehrimizin tarihini, kültürünü, turistik mekânlarını, yöresel lezzetleri, ülkemizin çeşitli illerinden gelen katılımcılara ve misafirlere anlatma şansı buluyoruz. Yani kısacası şehrimizin tanıtımının polemik haline getirilmesini doğru bulmuyorum.
Son olarak eklemek istediğiniz bir husus var mı?
Son olarak şunu ifade etmek istiyorum: İlimizin, bölgemizin ve ülkemizin kalkınması noktasında birlik ve beraberlik içerisinde olmamız gerektiğinin üzerine basa-basa ifade etmek istiyorum. Ben de bana bu fırsatı verdiğiniz için teşekkürlerimi sunuyorum.x
