Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
--
--
--
--
Son Dakika Haberler

“Duaların en faziletlisi Arefe Günü yapılan duadır!..292 defa okundu

kategorisinde, 07 Tem 2022 - 12:28 tarihinde yayınlandı
“Duaların en faziletlisi Arefe Günü yapılan duadır!..
Yüce Rabbimiz’den razı olduğu ve kabul ettiği kâmil iman ve o imanın gereği olan; salih amel, ibadet ve itaatle birlikte sıhhat, afiyet ve ferahlık duası, temennisi ve niyazı ile sizi kalbî muhabbetlerimle selâmlıyorum.
Arefe: Zilhicce ayının dokuzuncu günü, yani Kurban Bayramı’ndan bir önceki gün demektir. 08 TEMMUZ 2022 CUMA GÜNÜ, yarın AREFE GÜNÜ dür.
Bu günde hacılar Arafat’a çıkarlar ve vakfe yaparlar. Arefe günü, haccın temel rüknü olan vakfenin o gün yapılması sebebiyle büyük önem taşımaktadır.
Amr b. Şuayb (R.A.) dedesinden rivayete göre Hz.Peygamber (S.A.V.) Efendimiz:
خير الدعاء دعاء يوم عرفة وخير ما قلت أنا والنبيون من قبلي
“Duaların en faziletlisi Arefe Günü yapılan duadır. Ben ve benden önceki peygamberlerin söyledikleri en faziletli söz:
لاَ اِلَهَ اِلاَّ اللهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ . لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ.
“Lâ ilâhe illALLAHu vahdehu lâ şerîke leh lehü’lmülkü ve lehü’lhamdü ve hüve alâ külli şey’in kadîr. = ALLAH Teâlâ’dan başka ilah yoktur, O tektir, O’nun ortağı yoktur, mülk O’nundur, hamd O’na aittir. O, herşeye kâdirdir, sözüdür.”
AREFE GÜNÜ ORUÇ TUTMAK
Hacda, Arafat’ta bulunmayanların, Zilhicce ayının dokuzuncu yani Arefe Günü oruç tutmaları: Müstehaptır.
Arefe Günü oruç tutmak, biri geçmiş biri gelecek iki yıllık günaha kefâret olacak kadar sevap kazanmaya vesiledir.
Ebû Katade (R.A.)den rivayete göre Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz’e Arefe Günü tutulan orucun fazileti soruldu. O da:
                                                                                                                                                    “ يكفر السنة الماضية والباقية = Geçmiş bir yılın ve gelecek bir yılın günahlarına kefâret olur.” Bu.
Ebû Katade (R.A.)den rivayete göre Hz.Peygamber (S.A.V.) Efendimiz şöyle buyurdu:
صيام يوم عرفة أحتسب على الله أن يكفر السنة التي قبله والسنة التي بعده
“Ben ALLAH Teâlâ’dan umuyorum ki Arefe Günü tutulan oruç, içinde bulunulan seneden önceki ve sonraki senenin günahlarına keffaret olur.”
Fakat hacda, Arafat’ta bulunanların, yapacakları ibadetleri aksatmamaları, sıkıntı ve hâlsizliğe düşmemeleri gerekçesiyle Arefe Günü oruç tutmamaları daha uygundur, Arefe Günü oruç tutmamaları sünnettir. Hacı, güçlü-kuvvetli olsa da iftar etmelidir ki, dua etmekte kuvvet kazansın.
Geçmiş bir yılın günahlarına kefaret olması kolayca anlaşılmaktadır. Gelecek bir yılın günahlarına kefaret olması ise, o kimsenin gelecek bir yıl içinde günah işlemesi engellenir veya geçmiş yılda olduğu gibi o yıl içinde de günahlar işlendikten sonra bağışlanır.
Aslında günahların nasıl bağışlanacağı değil, Müslümanın arefe gününde Allah rızâsı için tutacağı oruç sebebiyle iki yıllık günah yükünden arınacağı müjdesi önemlidir. Arınmanın şekli neticeyi değiştirmez. Bizim için de önemli olan neticedir.
Kısacası: ALLAH Teâlâ’nın rahmet ve ihsanı boldur. Arefe Günü oruç tutan kimseye geçmiş ve gelecek birer yıllık günahlarına kefâret olmaya yetecek kadar sevap ve rahmet verilir. Arefe günü oruç tutmak, biri geçmiş biri gelecek iki yıllık günaha kefâret olacak kadar sevap kazanmaya vesiledir.
Bu arada şu üç hususu da hatırlatalım: UNUTMA ÇOK ÖNEMLİ:
1- Arefe gününün sabah namazından itibaren bayramın dördüncü gününün ikindi namazına kadar yirmi üç farz vakit namazını müteakip bir defa:
اَللهُ اَكْبَرُ اَللهُ اَكْبَرُ لاَ اِلهَ اِلاَّ اَللهُ واللهُ اَكْبَرُ اَللهُ اَكْبَرُ وَللهِ الْحَمْدُ
“ALLAHu Ekber. ALLAHu Ekber. Lâ ilâhe illallâhu vellâhu ekber. ALLAHu Ekber ve lillâhil-hamd.
ALLAH Teâlâ en büyüktür. ALLAH Teâlâ en büyüktür. ALLAH Teâlâ’dan başka hiçbir ilah yoktur. ALLAH Teâlâ en büyüktür. ALLAH Teâlâ en büyüktür. Hamd ALLAH Teâlâ’ya mahsustur.” diye tekbir alınır. Bu tekbire “Teşrik tekbirleri” denir.
Teşrik tekbirleri, vâcibtir. Farz namazlarını kılmakla her mükellef olan kimse için bu tekbirler vâcibdir. Bu hususda tek başına namaz kılanla imama uyan, seferi ile mukim olan, köylü ile şehirli, erkek ile kadın müsavidir.
Teşrik tekbirini, imam unutursa, terkederse, cemaat tekbir getirir.
Tekbiri unutan kişi, konuşma gibi namaza aykırı bir davranışta bulunmadıkça veya camiden çıkmadıkça tekbir alabilir. Tekbirin araya fâsıla girmeden selâmdan hemen sonra alınması menduptur. Selâmdan sonra tekbir getirmeden konuşulması halinde tekbir yükümlülüğü düşer ve bu şekilde davranan kişi günahkâr olur.
Teşrik günlerinden birinde tekbir getirmeyi unutan kimse, henüz teşrik günleri çıkmadan hatırlarsa, onları kaza eder; yani terkettiği tekbirleri getirir. Teşrik günlerinden önce kazaya kalan namazları Teşrik Günleri’nde kaza edecek olursa, bu namazlardan sonra tekbir getirmez.
Bir senenin teşrik günlerinden birinde terk edilen bir namaz, yine o senenin teşrik günlerinden birinde kaza edilse sonunda teşrik tekbiri alınır. Fakat başka günlerde veya başka senenin teşrik günlerinden birinde kaza edilecek olsa, teşrik tekbiri alınmaz.
Bir namazda sehiv secdeleriyle teşrik tekbiri ve telbiye toplanacak olsa, evvela sehiv secdeleri yapılır, sonra tekbir alınır, sonra da telbiyede bulunulur. Şayet telbiye evvel yapılırsa, sehiv secdeleri ve teşrik tekbiri düşer.
2-Arefe Günü insanların bir yerde toplanarak Arafat’ta bulunan hacıları taklit edercesine bir vaziyet almaları, bir esasa dayanmamaktadır. Bid’at olup manasız bir davranıştır.
3- Kurban Bayramı ve Teşrik Günleri’nde, yani bayramın 1, 2, 3 ve 4. günü oruç tutmak, kesinlikle caiz değildir, haramdır.
Haber Editörü : Tüm Yazıları
YORUM YAZ